Ortadaki gerçek Kitabı Mukaddes'i karıştırdığımızda kitapta geçen kehanetlerin İsa'ya veya gerçek bir Tanrıya ait olamayacağı bulguları karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde de kabul edildiği gibi elimizdeki Kitabı Mukaddes bir yazara ait değildir, içine kişilerin yazdığı bir çok mektupda eklenip günmüzdeki durumuna getirilmiştir. Bu kitabın Tanrıya ait olamayacağına ait bulgularımız ise burada geçen kehanetlerin çıkmamış olmasındandır. Anladığımız bu yazılar yazılırken yazarlar kendi yaşam dilimi içerisinde İsa'nın geri geleceğini beklemeleridir. Bunun en güzel delili karşılaştığımız şu kehanette karşımıza çıkmaktadır.
Markos;9-1 İsa, «Size doğrusunu söyleyeyim» diye devam etti, «burada bulunanlar arasında, Tanrı Egemenliğinin güçlü biçimde gerçekleştiğini görmeden ölümü tatmayacak olanlar var.»
Okuduğumuz bu alıntı yorum gerektirmeyecek kadar açık vaziyette söylenmiştir. Kehanete göre İsa'nın vaaz verdiği insanların içinde bulunan birilerinin ölmeden Tanrının egemenliğinin gerçekleşmesi lazımdır. Bu iki bin sene önceki insanlara söylenmiş ve orada bulunulan insanlara hitaben bulunulmuş bir kehanettir. Fakat orada bulunan insanlardan eser kalmamış, iki bin sene sonrada biz bahsedilen bu Tanrının egemenliğinin gerçekleşmesini beklemekteyiz.
Gerçek Tanrı ve gerçek Tanrıdan gelen bir peygamber böylesine gerçekleşmeyecek bir kehanette bulunmaz, bu kehanetin ortaya çıkardığı gerçek, bu kehanetin İsa'ya ve gerçek Tanrıya ait olmadığıdır. Bunun kabul edilmesi ise elimizdeki Kİtabı Mukaddes olduğu iddia edilen kitabın Tanrı tarafından olamayacağıdır.
İsa'nın verdiği vaazde orada bulunanlardan bazılarının ölmeden olması gereken ve 2000 senedir olmayan ve dinleyenlerden sağ kalmadığı kehanete bakalım, neler olması gerekmektedir?
Mat.24: 3 İsa, Zeytin Dağı'nda otururken öğrencileri yalnız olarak yanına geldiler. "Söyle bize" dediler, "Bu dediklerin ne zaman olacak, senin gelişini ve çağın bitimini gösteren belirti ne olacak?"
Mat.24: 4 İsa onlara şu karşılığı verdi: "Sakın kimse sizi saptırmasın!
Mat.24: 5 Birçokları, 'Mesih* benim' diyerek benim adımla gelip birçok kişiyi aldatacaklar.
Mat.24: 6 Savaş gürültüleri, savaş haberleri duyacaksınız. Sakın korkmayın! Bunların olması gerek, ama bu daha son demek değildir.
Mat.24: 7 Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak.
Mat.24: 8 Bütün bunlar, doğum sancılarının başlangıcıdır.
Mat.24: 9 "O zaman sizi sıkıntıya sokacak, öldürecekler. Benim adımdan ötürü bütün uluslar sizden nefret edecek.
Mat.24: 10 O zaman birçok kişi imandan sapacak, birbirlerini ele verecek ve birbirlerinden nefret edecekler.
Mat.24: 11 Birçok sahte peygamber türeyecek ve bunlar birçok kişiyi saptıracak.
Mat.24: 12 Kötülüklerin çoğalmasından ötürü birçoklarının sevgisi soğuyacak.
Mat.24: 13 Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır.
Mat.24: 14 Göksel egemenliğin bu Müjdesi bütün uluslara tanıklık olmak üzere dünyanın her yerinde duyurulacak. İşte o zaman son gelecektir.
Mat.24: 15-16 "Peygamber Daniel'in sözünü ettiği yıkıcı iğrenç şeyin* kutsal yerde dikildiğini gördüğünüz zaman -okuyan anlasın- Yahudiye'de bulunanlar dağlara kaçsın.
Mat.24: 17 Damda olan, evindeki eşyalarını almak için aşağı inmesin.
Mat.24: 18 Tarlada olan, abasını almak için geri dönmesin.
Mat.24: 19 O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!
Mat.24: 20 Dua edin ki, kaçışınız kışa ya da Şabat Günü'ne* rastlamasın.
Mat.24: 21 Çünkü o günlerde öyle korkunç bir sıkıntı olacak ki, dünyanın başlangıcından bu yana böylesi olmamış, bundan sonra da olmayacaktır.
Mat.24: 22 O günler kısaltılmamış olsaydı, hiç kimse kurtulamazdı. Ama seçilmiş olanlar uğruna o günler kısaltılacak.
Mat.24: 23 Eğer o zaman biri size, 'İşte Mesih burada', ya da 'İşte şurada' derse, inanmayın.
Mat.24: 24 Çünkü sahte mesihler, sahte peygamberler türeyecek; bunlar büyük belirtiler ve harikalar yapacaklar. Öyle ki, ellerinden gelse, seçilmiş olanları bile saptıracaklar.
Mat.24: 25 İşte size önceden söylüyorum.
Mat.24: 26 "Bunun için size, 'İşte Mesih çölde' derlerse gitmeyin. 'Bakın, iç odalarda' derlerse inanmayın.
Mat.24: 27 Çünkü İnsanoğlu'nun* gelişi, doğuda çakıp batıya kadar her taraftan görülen şimşek gibi olacaktır.
Mat.24: 28 "Leş neredeyse, akbabalar oraya üşüşecek.
Mat.24: 29 "O günlerin sıkıntısından hemen sonra, 'Güneş kararacak, Ay ışık vermez olacak, Yıldızlar gökten düşecek, Göksel güçler sarsılacak.'
Mat.24: 30 "O zaman İnsanoğlu'nun belirtisi gökte görünecek. Yeryüzündeki bütün halklar ağlayıp dövünecek, İnsanoğlu'nun gökteki bulutlar üzerinde büyük güç ve görkemle geldiğini görecekler.
Mat.24: 31 Kendisi güçlü bir borazan sesiyle meleklerini gönderecek. Melekler O'nun seçtiklerini göğün bir ucundan öbür ucuna dek, dünyanın dört bucağından toplayacaklar.
Mat.24: 32 "İncir ağacından ders alın! Dalları filizlenip yaprakları sürünce, yaz mevsiminin yakın olduğunu anlarsınız.
Mat.24: 33 Aynı şekilde, bütün bunların gerçekleştiğini gördüğünüzde bilin ki, İnsanoğlu yakındır, kapıdadır.
Mat.24: 34 Size doğrusunu söyleyeyim, bütün bunlar olmadan bu kuşak*fx* ortadan kalkmayacak.
Mat.16: 27 İnsanoğlu*, Babası'nın görkemi içinde melekleriyle gelecek ve herkese, yaptığının karşılığını verecektir.
Mat.16: 28 Size doğrusunu söyleyeyim, burada bulunanlar arasında, İnsanoğlu'nun kendi egemenliği içinde gelişini görmeden ölümü tatmayacak olanlar var."
görüldüğü gibi tüm bu olayların orada dinleyenlerden birilerinin ölmeden önce gerçekleşmesi gerekmektedir. Ortada olan gerçek, İsa böylesi gerçekleşmeyecek bir kehanette bulunmuş olamaz, ortaya çıkan gerçek, yaşadıkları dönemde dünyanın sonunu bekleyenler tarafından İsa'ya aitmişcesine İsa'ya ait olmayan sözler söylenmiştir. Veya İsa'nın gerçek peygamber olmadığını isbat için böylesi sahte kehanetlerde O'nun adına yazılmıştır.
Hangi açıdan bakarsak bakalım, bu gerçek, bu yazmaların gerçek yaratıcı tarafından olmadığını isbat etmektedir.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder