4 Şubat 2020 Salı

Elçilerin İşleri Kitabında Pavlus'un çelişkileri


Elçilerin işleri olarak anılan ve Luka'nın yazdığı idda edilen kitap aslında elçilerin değil, Pavlus'un işleri olarak anılması gerekirdi. Çünkü başlangıçta diğer öğrencilerden de bahsederken Saul'un yani namı diğer Pavlus'un ortaya çıkmasıyla diğer öğrenciler buharlaşmış sadece Pavlus'un misyonerlik faliyetleri anlatılmaya başlanmıştır. Bu kitabın yazarı kiliseye göre Luka'dır. Fakat Luka'nın yazdığı konusunda ciddi şüpheler mevcuttur.
.

Ayrıca Kitap diğer İncillerle ve Pavlus'un mektuplarıyla da çelişmektedir. Yazar, Yunan- Roma coğrafyasında ( Luka da bir Yunanlıdır ) yaygın olan mitolojik anlatım tarzıyla İsa'yı pagan dinindeki aracı- insan- tanrı Osiris, Adonis, Attis, Mithra imgesine göre şekillendirmiştir.

Elçilerin İşleri kitabının başlarında Saul adında vicdansız, zalim, zorba bir adamdan bahsedilir. Bu zorba adamın, kendisini hristiyan ilan eden insanlara işkence ettiği, onların hapsedilmesi için çaba harcadığı yazılıdır. 9. bölüm 1. ayette şu beyan yer alıyor:

  • Efendimizin öğrencilerini hâlâ kudurmuşcasına tehdit edip canlarına kasteden Saul başkâhine gitti. Bu Yol’dan olan kadın ve erkekleri buluptutuklu olarak Yeruşalim’e getirebilmek için, ondan Şam’daki havralara vermek üzere mektuplar istedi.
Elçilerin işleri 9. bölümde zalim Saul hakkında yazılan bu detayda bir sorun vardır. Saul Yeruşalim'deki hristiyanlara zulmetmekle yetinmiyor, Şam şehrindeki insanların canlarına da kastediyor. Onların Yeruşalime sürülmelerini, hapis yatmalarını, hatta işkence edilerek öldürülmelerini, taşlanarak katledilmelerini (İstefanos örneğinde görüldüğü gibi)savunanan Saul, Yeruşalim'deki yüksek rütbeli Kahinlerden Şam'da hristiyanları tutuklamak için izin kağıdı istiyor.

Fakat gözden kaçırılan ve üzerinde pek de durulmayan bir ayrıntı var;

Yeruşalim'deki kahinlerin başka coğrafyalarda kanuni meselelerde hiç bir söz ve yaptırım olanağı yoktur. Onların, insanları tutuklama, yakalama gibi bir yetkisi olmadığı gibi herhangi bir mektupla da Saul'un bu işi yapmasımümkün değildir.

Saul yani Pavlus, bir Romalı olduğunu söylüyor. Fakat Şam o sırada ne Yahudi'ydi ne de Romalıların egemenliğindeydi; Şam bir arap krallığına aitti. Farklı bir ülkede yabancı bir vatandaşın, dini kurumlardan aldığı bir kaç mektupla insanları dinsel inancından dolayı tutuklaması ve diğer bir ülkeye getirtmesi mümkün olmamakla birlikte tamamen gerçek dışı olup masalsal bir anlatımdır. Üstelik Elçilerin İşleri kitabında bu hikayeyi kimin kaleme aldığı da belli değildir.


Sonuç olarak Saul'la ilgili bu pasajın gerçeklikle yakından uzaktan bir ilgisi yoktur. Pavlus'un Şam yolculuğu bir kaç yerde daha anlatılır. Ve hepsi de gerçek dışı anlatımlardır. Üstelik pek çok çelişki içermektedir. Metinler arası tutarsızlıklara çeşitli ayetlerden örnek vererek devam edelim.

  • Bu Yol’u izleyenlere öldüresiye zulmettim; hem erkekleri hem kadınları bağlayıp hapse attırdım. Başkâhin de, tüm ihtiyar meclisi de buna tanıklık edebilir. Ayrıca onlardan Şam’daki kardeşlere götürmek üzere mektuplar almıştım ve bu şehre gidiyordum; niyetim oradakileri cezalandırılmak üzere tutuklu olarak Yeruşalim’e getirmekti. (Elç. 22:4/5)

Hristiyanlar öncelikle yukarıda dile getirdiğimiz noktaları açıklamalılar.Başka bir ülkede yaşayan insanları dinsel tutumlarından ötürü tutuklama emrini içeren şu esrarengiz " mektuplar " hangi mektuplardır? Tarihte bir başrahibin vereceği üç beş mektupla insanları tutuklattığı görülmüş müdür? Üstelik tuytuklamayı gerçekleştireceğini idda eden kişi de bir güvenlik görevlisi yada asker de değil. Tamamiyle sivil bir şahıs..! nereden bakarsanız bakın saçmalık!

  • Fakat yolda, Şam’a yaklaşırken, öğle sularında etrafım birden gökten gelen kuvvetli bir ışıkla aydınlandı. Yere düştüm ve ‘Saul, Saul, neden bana zulmediyorsun?’ diye bir ses duydum. ‘Kimsin Efendim?’ diye sordum; ‘Ben zulmettiğin Nasıralı İsa’yım’ dedi. Yanımdaki adamlar ışığı görmüşler, fakat benimle konuşanın sözlerini işitmemişlerdi. (22:6-9)
Pavlus'un bu pasajını dikkatlice okuyunuz. Yayındaki adamların "ışığı gördüğü " fakat "sesi duymadığı" anlatılıyor. Halbuki Aynı kitabın 9:7. ayetindeki açıklama tam tersini söyler. Bu ayette adamların "sesi duydukları" fakat bir şeyi " görmedikler i" vurgulanıyor.

Acaba hangi açıklama ne derece doğrudur. Gördükleri parlak ışık, nasıl oluyorsa söz konusu adamların gözlerini kör etmiyor da sadece Pavlusunkileri ediyor. Okumaya devam ettikçe söylenen yalanların daha da arttığını görüyoruz. Bakın sonrasında Pavlus şu ÇARPICI açıklamayı yapıyor:

  • Şimdi kalk, şehre gir; yapman gerekenler sana bildirilecek” dedi (9:6)
  • Efendimiz, ‘Kalk, Şam’a git; senin için belirlenen görevler sana orada söylenecek’ dedi. (22:10)

Bu iki açıklama farklı bölümlerde yer alsa da aynı şeyi söylemektedir; Pavlus, İsa'ya "ne yapmalıyım?" sorusunu sorar ve İsa da " şehre gir, orada açıklanacak" yanıtını verir. Yani Pavlus'un görevi Şam şehrinde açıklanacak. O sırada misyone ilişkin hiç bir şey ANLATILMIYOR!. Fakat 26:16-18 ayetleri okunduğunda herşeyin ANLATILDIĞI görülür.

  • ‘Şimdi kalk, ayaklarının üzerinde dur. Sana görünmemin amacına gelince, seni hizmetkârım olman için seçtim; benimle ilgili gördüklerine ve sana göstereceklerime tanıklık edeceksin.Ben de seni bu halkın ve kendilerine göndereceğim milletlerin elinden kurtaracağım. Seni onların gözlerini açman, onları karanlıktan ışığa çıkarman ve Şeytan’ın hâkimiyetinden kurtarıp Tanrı’ya döndürmen için gönderiyorum. Böylece, bana olan imanlarından dolayı günahları bağışlanabilir ve kutsal kılınmış kişilerle birlikte mirasa sahip olabilirler.

Fakat aynı kitabın diğer iki bölümü Pavlusun misyonunun Şamda açıklanacağını idda ediyordu. Kayıtlara bakılınca Pavlus'un gözlerinin kör olduğunu, İsa'ya " ne yapmalıyım" sorusunu sorduğunu ve İsa'nın "GÖREV ŞAMDA AÇIKLANACAK" yanıtını verdiğini görüyoruz. Pavlus'un yeni misyonu, görevi vs. Şamda mı açıklandı yoksa Şam'a girmeden önce olay esnasında mı? Eğer Olayın geçtiği yerse (26:16-18) ,9 ve 22 . bölümlerde neden görevin Şamda açıklanacağı,ayrıca o esnada hiç bir şeyin açıklanmadığı kayıtlıdır? Merak etmekteyiz: Hangi kayıt doğruyu söylemektedir?

Hiç yorum yok:

Siz, siz olun Yehova Şahitlerini evinizden, ailenizden ve hatta tanıdıklarınızdan ırak tutun.

Türk insanı üzerine bilinen ya da bilinmeyen birçok oyunlar oynanıyor.  Dünyanın neresinde olursa olsun Müslüman  Türk insani yoğun bir kı...