24 Mayıs 2016 Salı

HZ.İSA TANRI MIDIR?

Hz. İsa hakkında, onun tanrılığı ile ilgili olduğu iddiasıyla sunulan, Tanrının Oğlu, yaşayan canlı söz (logos) veya ruhullah konularında genişçe izahlarda bulunduk. Tabi ki 27 ayrı kitap ve 9 farklı yazar tarafından birbirlerini görmeden farklı yerlerdeki problemler için yazılmış olan bir eserde, farklı iddiaların ve bazı uyuşmazlıkların bulunması gayet doğaldır. Şimdi de İncillerde açıklanan, onunla ilgili diğer tanrılık iddiasındaki ifadeleri inceleyelim. Hz. İsa için, Tanrının Oğlu, Logos ve Ruhullah ifadelerinden sonra yine O’nun bizzat kendi ağzından söyletilen tanrılıkla ilgili birçok ifade vardır. Bu ifadelerinde çok büyük bölümü yine Yuhanna İncilinde bulunmaktadır. Fakat dikkatlice incelenirse bunların çoğunun yine mecazi anlatımlar olduğu görülecektir. Şimdi çoğunlukla Hz. İsa’nın Tanrılığı ile ilgili kullanılan ifadelere bakalım;
“29  Onları bana veren Babam her şeyden  üstündür.Onları Baba’nın elinden kapmaya kimsenin gücü yetmez.
30 Ben ve Baba biriz.”(Yuhanna-10)
  
“8 Filipus, “Ya Rab, bize Baba’yı göster, bu bize yeter” dedi.
9 İsa, “Filipus” dedi, “Bunca zamandır sizinle birlikteyim. Beni daha tanımadın mı? Beni görmüş olan, Baba’yı görmüştür. Sen nasıl, ‘Bize Baba’yı göster’ diyorsun?
10 Benim Baba’da, Baba’nın da bende olduğuna inanmıyor musun? Size söylediğim sözleri kendiliğimden söylemiyorum, ama bende yaşayan Baba kendi işlerini yapıyor.
11 Bana iman edin; ben Baba’dayım, Baba da bendedir. Hiç değilse bu işlerden dolayı iman edin.“(Yuhanna-14)
Genelde yukarıda ki ifadelerden Hz. İsa için Tanrı olduğu sonucunu yorumu yapılır. Bu ifadelere dikkat edilirse hepsi de, Hz. İsa için yazılan en son yazılan eser olan Yuhanna İncilinden olduğunu görürüz. Tekrar dikkat edelim, bu ifadeler de , Hz. İsa için, doğrudan bir Tanrı olduğundan ziyade, mecazi benzetmeler vardır. Birileri, Yuhanna 10:33’ te olduğu gibi “Bu mecaz değildi. Yahudiler bu sözden dolayı O’nu öldürmek istediler” diyebilir. Biz de deriz ki, ünlü tavvufcu Hallacı Mansur da “Ben hakkım” dediği için, insanlar O’nu, kendini Tanrı’ya eş tuttu diye öldürdüler. Hallacı Mansur bu sözüyle Tanrı mı oldu? Şimdi iyi düşünelim “BENİ GÖREN BABA’YI GÖRMÜŞTÜR” SÖZÜ MECAZ DEĞİL DE NEDİR ? Tanrı İsa gibi bir insan mıdır? Tekrar tekrar iyi düşünelim. Eğer bunlar Hz. İsa’nın Tanrı olduğuna delil sayanlara, ayni eserde bulunan birde aşağıda ki ifadeleri incelemelerini tavsiye ederiz;
20-21  “Yalnız onlar için değil, onların sözüyle bana iman edenler için de istekte bulunuyorum, hepsi bir olsunlar. Baba, senin bende olduğun ve benim sende olduğum gibi, onlar da bizde olsunlar. Dünya da beni senin gönderdiğine iman etsin.
22 Bana verdiğin yüceliği onlara verdim. Öyle ki, bizim bir olduğumuz gibi bir olsunlar.“(Yuhanna-17)  
“20 gün anlayacaksınız ki, ben Babam’dayım, siz bendesiniz, ben de sizdeyim.“(Yuhanna-14)
“23….Beni seven sözüme uyar, Babam da onu sever. Biz de ona gelir, onunla birlikte yaşarız“(Yuhanna-14)
“17 İsa, “Bana dokunma!” dedi. “Çünkü daha Baba’nın yanına çıkmadım. Kardeşlerime git ve onlara söyle, benim Babam’ın ve sizin Babanız’ın, benim Tanrım’ın ve sizin Tanrınız’ın yanına çıkıyorum.”(Yuhanna-20)
“28 Size, ‘Gidiyorum, ama yanınıza döneceğim’ dediğimi işittiniz. Beni sevseydiniz, Baba’ya gideceğim için sevinirdiniz. Çünkü Baba benden üstündür.”(Yuhanna-14)
“1-2 Yahudiler’in Nikodim adlı bir önderi vardı. Ferisiler’den olan bu adam bir gece İsa’ya gelerek, “Rabbî, senin Tanrı’dan gelmiş bir öğretmen olduğunu biliyoruz. Çünkü Tanrı kendisiyle olmadıkça kimse senin yaptığın bu mucizeleri yapamaz” dedi.”(Yuhanna-3)

Yukarıdaki ifadeleri, bir öncekilerde olduğu gibi, mecazi benzetme olmayıp, Hz. İsa’nın Tanrılığına yorumlanıyorsa, ayni mantıkla, bu durumda ikinci bölümdekilere baktığımızda, iman eden herkes Hz. İsa gibi Tanrı olmaktadır. ”Ben babadayım, siz bendesiniz, bende sizdeyim” “Bizde gelir, onunla birlikte yaşarız” ifadelerinden bu anlam çıkmaz mı? Hele ayni yazarın eserinde bir ifade var ki kimsenin hiçbir yöne saptıramayacak kadar açık ve bizim iddiamızı her yönüyle destekler nitelikte;
“28 Size, ‘Gidiyorum, ama yanınıza döneceğim’ dediğimi işittiniz. Beni sevseydiniz, Baba’ya gideceğim için sevinirdiniz. Çünkü Baba benden üstündür.”(Yuhanna-14) 
Hz. İsa’nın Tanrılığı için yorumlanan Yuhanna’nın başında geçen bir ifade var;
“1 Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı’yla birlikteydi ve Söz Tanrı’ydı.
2 Başlangıçta O, Tanrı’yla birlikteydi1.
3 Her şey O’nun aracılığıyla var oldu, var olan hiçbir şey O’nsuz olmadı.
14 Söz, insan olup aramızda yaşadı. (Yuhanna-1)

Buradan hareketle İsa için yaşayan vahiy ve dolayısıyla Tanrı olduğu iddia edilir. Kuran’da buna benzer olarak Hz. İsa hakkında “Kelamullah-Ruhullah”, yani yaradılışında ilahi vahiy-ruh birleşimini açıklar;
“ Ey Kitab ehli! Dininizde sınırları aşmayın ve Allah hakkında ancak hakkı söyleyin. Meryem oğlu İsa Mesih, ancak Allah’ın peygamberi, Meryem’e ulaştırdığı (emriyle onda var ettiği) kelimesi ve kendisinden bir ruhtur. Öyleyse Allah’a ve peygamberlerine iman edin, “(Allah) üçtür” demeyin. Kendi iyiliğiniz için buna son verin. Allah, ancak bir tek ilâhtır. O, çocuk sahibi olmaktan uzaktır.” (Nisa-171)
Her şeyin ilk yaratılışında PROGRAMINDA etken ilahi vahiy-ruh’tur (daha sonra yaradılış programı toğumda saklanmıştır). Ancak Tanrı’dan olan bu özellikten dolayı bu varlık Tanrı’ya eş olamaz. Zaten Kuran’da Allah bunu açıklamaktadır;
“Şüphesiz Allah katında (yaratılışları bakımından) İsa’nın durumu, Âdem’in durumu gibidir: Onu topraktan yarattı. Sonra ona “ol” dedi. O da hemen oluverdi.” (Ali İmran)
Sanırım konu anlaşılmıştır. Zaten bir önceki Nisa-171. ayette Hz. İsa için peygamber olduğu belirtilmiştir. Hz. İsa’ya Tanrı niyetine tapanlar var diyenlere, yine Hz. İsa’nın kendi ağzından, kime tapınılması gerektiğini ikaz eden ifadelerde var deriz;

“36 Adam şu yanıtı verdi: “Efendim, O kimdir? Söyle de kendisine iman edeyim.”37 İsa, “O’nu gördün. Şimdi seninle konuşan O’dur” dedi.38 Adam, “Rab, iman ediyorum!” diyerek İsa’ya tapındı.”(Yuhanna-9)

“10 İsa ona şöyle karşılık verdi: “Çekil git, Şeytan! ‘Tanrın Rab’be tapacak, yalnız O’na kulluk edeceksin’ diye yazılmıştır.”(Matta-4)
  Ya Tomas’ın meşhur sözüne ne demeli derseniz;
 “27 Sonra Tomas’a, “Parmağını uzat” dedi, “Ellerime bak, elini uzat, böğrüme koy. İmansız olma, imanlı ol!”
28 Tomas O’na, “Rabbim ve Tanrım!” diye yanıtladı.
29  İsa, “Beni gördüğün için mi iman ettin?” dedi. “Görmeden iman edenlere ne mutlu!”(Yuhanna-20)
Önce bu kadar büyük bir iddiayı bir Yahudi olan Tomas’ın söyleyebileceğinden şüpheliyiz. Bu derece önemli bir sözü sadece Yuhanna İncili yazarı mı duydu?  Acaba bu söz Hz. İsa’yı tanrılaştırmak için söylendiğinden emin miyiz? Sakın görülen mucize karşısında söylenmiş bir hayret ve şaşkınlık ifadesi olmasın. Ayrıca zaten ilk üç İncilde, çarmınta ölen hz. İsa’nın böğrünün mızrkla delinmesi yok ki, Tomas’ın, parmaklarıyla Hz. İsa’nın yaralarını kontrol ettiğini yazsınlar. Bu önemli sözü diğer incil yazarları niçin duymadılar. Zaten Yuhanna İncilinin yazarı balıkcı Yuhanna’nın yazmış olamayacağı üzerinde tam bir ittifak var. Çünkü diğer İncillerde bulunan ve havari Yuhanna’nın şahit olduğu bir çok olay burada bulunmamaktadır. Bu sözün söylenip söylenmediğini ve eğer söylendi ise ne maksatla söylendiği meçhul. Ama sıradan bir balıkçı Yuhanna’nın hiç alışık olmadığı Yunan-Helen kültürü kitaba hakimdir. Burada Havari Tomas’a söyletilen “Rabbim ve Tanrım“ hitabını Roma İmparatoru Domitian’a ait bir tanımlama ve hitap şeklidir.31 Romalılar imparatorlara böyle hitap ederek yağcılık yaparlardı. Buna cevabımız Thomas’ın kendi yazdığı İncilden olacaktır. Bu kadar önemli bir iddiayı gerçekten Thomas söylediyse kendi incilindeki 114 cümlede neden söz etmedi acaba ? Aksine bakın kendi incilinde neler söylüyor;

“31 İsa dedi; Hiç bir peygamber kendi köyünde  kabul görmez.Hekim kendisini tanıyanları tedavi etmez..“( Tomaya göre incil )

Buraya kadar gördüklerimiz genelde İncillerde Hz. İsa’nın kendi ağzından söyletilen ifadelerdi. Bir de İncillerde Hz. İsa ve havarilerinin söylemediği halde, diğer İncil yazarlarının Hz. İsa’yı direk Tanrı ilan eden ifadeleri bulunmaktadır;

“5 Büyük atalar onların atalarıdır. Mesih de bedence onlardandır. O her şeyin üzerinde hüküm süren, sonsuza dek övülecek Tanrı’dır! Amin.”(Romalılar-9)

“ 1 İsa Mesih’in kulu ve elçisi ben Simun Petrus’tan Tanrımız ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in doğruluğu sayesinde bizimkiyle eşdeğer bir imana kavuşmuş olanlara selam!”(2.Petrus-1)

“13  Bu arada, mübarek umudumuzun gerçekleşmesini, ulu Tanrı ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in yücelik içinde gelmesini bekliyoruz.“(Titus-2)
“20  Yine biliyoruz ki, Tanrı’nın Oğlu gelmiş ve gerçek Olan’ı tanımamız için bize anlama gücü vermiştir. Biz gerçek Olan’dayız, O’nun Oğlu İsa Mesih’teyiz. O gerçek Tanrı ve sonsuz yaşamdır.”(1.Yuhanna-5)

Havari Yuhanna ve Petrus adına yazılan mektuplarda anlatılanlarla, Luka’nın yazdığı elçilerin işlerinde Petrus ve Yuhanna’nın İsa hakkında ki anlattıkları (Elç.İş.2:14-36, 3:12-36, 4:8-12, 5:29-31, 10:34-43) birbirleriyle çelişmektedir. Pavlus İsa’nın aşırı yüceltilmesine varan bir çok sözü olmasına rağmen, Baba Tanrı daima Hz. İsa’dan üstün tutulmuştur. Aksine Elçilerin işlerinde Petrus ve Yuhanna, Hz. İsa için, Tanrı olduğundan değil, Hz. Musa’nın geleceğini bildirdiği peygamber  (Elç. İş. 3:22) olduğu belirtilir. Biri öyle biri böyle çık işin içinden çıkabilirsen. Bu çelişkiler ister istemez insanın aklına, sonradan Hz. İsa’nın Tanrılığına katkı amaçlı ilaveler olasılığını getirmektedir. Yazılarında onlarca kez Baba Tanrının üntünlüğü ve Hz. İsa’nın daha aşağı konumda bir insan olduğu belirten bir kişi niçin bir yerde O’nu Tanrı konumuna çıkarsın. Yukarıda Hz. İsa’nın Tanrılığından bahseden yazılara baktığımızda bunların neredeyse tamamına yakını MS: 100 yıllarında en son yazılanYuhanna İncilinden olduğu dikkatinizi çekmiştir. Bu incilde yukarıda yaptığımız alıntılardan başka hz. İsa’nın tanrılığına yorumlanabilecek 70 cıvarında tanım bulunmaktadır. Halbuki Hz. İsa’nın ölümünden 15 yıl sonra yazılmış ve Matta ile Luka inciline kaynak olmuş MARKOS İNCİLİNDE HZ. iSA’NIN TANRILIĞINA DOĞRUDAN YORUMLANABİLECEK CİDDİ BİR ŞEY YOKTUR. HAVARİLERİN MİSYON FAALİYETLERİNİN ANLATILDIĞI “HAVARİLERİN İŞLERİ” BÖLÜMÜNDE HAVARİLER BU YENİ DİNİ YAYARKEN NEDENSE HZ. İSA’NIN TANRI OLDUĞUNU ANLATMAYI UNUTMUŞLER. YİNE HZ. iSA’NIN KARDEŞİ VE YİNE, İSA’DAN SONRA HAVARİLERİN LİDERİ YAKUP’UN İNCİLDEKİ MEKTUBUNDA HZ. İSA’NIN TANRI OLDUĞUNA İLİŞKİN HİÇBİR BİLGİ YOKTUR. BU İKİ ESER PAVLUS’UN MEKTUPLARI GİBİ, İNCİLDEKİ EN ORJİNAL ESERLERDİR. Aslında bizlere çarpık gelen bu anlayış Roma pagan anlayışına uymaktadır. Roma- Pagan inanışında ZEUS-Apollon en büyük baba Tanrı olmasına karşılık bunların oğulları veya yer yüzünde temsilcileri ilan edilen imparatorlar vardı ve bunların heykelleri tapınaklara dikilip tapınılmaktaydı. Roma İmp. Augustus  Tanrı ve Tanrının oğlu, Tiberius kurtarıcı Zeus’un oğlu veya Tanrının oğluve Neron Tanrıların en büyüğünün oğlu ilan edilmişti. Yine İmparator Domitian kendisine “Rabbim ve Tanrım” diye hitap ettiriyordu. Hz. İsa’yı hiçbir tereddüde meydan bırakmayacak bir şekilde açıkça Tanrı ilan eden İncil yazarlarının bu iddialarına karşılık bizde sözü bizzat Hz. İsa’ya bırakıyoruz;
“28 Onların tartışmalarını dinleyen ve İsa’nın onlara güzel yanıt verdiğini gören bir din bilgini* yaklaşıp O’na, “Buyrukların en önemlisi hangisidir?” diye sordu.
29 İsa şöyle karşılık verdi: “En önemlisi şudur: ‘Dinle, ey İsrail! Tanrımız Rab tek Rab’dir.
30  Tanrın Rab’bi bütün yüreğinle, bütün canınla, bütün aklınla ve bütün gücünle seveceksin.’
31  İkincisi de şudur: ‘Komşunu kendin gibi seveceksin.’ Bunlardan daha büyük buyruk yoktur.”
32 Din bilgini İsa’ya, “İyi söyledin, öğretmenim” dedi. “‘Tanrı tektir ve O’ndan başkası yoktur’ demekle doğruyu söyledin.”(Markos-12)

“17 İsa yola çıkarken, biri koşarak yanına geldi. Önünde diz çöküp O’na, “İyi öğretmenim, sonsuz yaşama kavuşmak için ne yapmalıyım?” diye sordu.
18  İsa, “Bana neden iyi diyorsun?” dedi. “İyi olan yalnız biri var, O da Tanrı’dır.”(Markos-10)
“28  Bedeni öldüren, ama canı öldüremeyenlerden korkmayın. Canı da bedeni de cehennemde mahvedebilen Tanrı’dan korkun.“(Matta-10)

“44  Birbirinizden övgüler kabul ediyor, ama tek olan Tanrı’nın övgüsünü kazanmaya çalışmıyorsunuz. Bu durumda nasıl iman edebilirsiniz?“(yuhanna-5)
 “11  Kardeşlerim, birbirinizi yermeyin. Kardeşini yeren ya da yargılayan kişi, Yasa’yı yermiş ve yargılamış olur. Yasa’yı yargılarsan, Yasa’nın uygulayıcısı değil, yargılayıcısı olursun.
12 Oysa tek Yasa koyucu, tek Yargıç vardır; kurtarmaya da mahvetmeye de gücü yeten O’dur. Ya komşusunu yargılayan sen, kim oluyorsun?“ (Yakup-4)

Bütün bu karşılaştırmaları, hala yetersiz bulanlar için son bir şeyler daha sunalım;
“12  Sizlere yeryüzüyle ilgili şeyleri söylediğim zaman inanmazsanız, gökle ilgili şeyleri söylediğimde nasıl inanacaksınız?
13 Gökten inmiş olan İnsanoğlu’ndan başka hiç kimse göğe çıkmamıştır.
14  Musa çölde yılanı nasıl yukarı kaldırdıysa, İnsanoğlu’nun da öylece yukarı kaldırılması gerekir.“ (Yuhanna-3)
“13  İsa, Filipus Sezariyesi bölgesine geldiğinde öğrencilerine şunu sordu: “Halk, İnsanoğlu’nun kim olduğunu söylüyor?”
14  Öğrencileri şu karşılığı verdiler: “Kimi Vaftizci Yahya, kimi İlyas, kimi de Yeremya ya da peygamberlerden biridir diyor.” (Matta-13)
57  Yolda giderlerken bir adam İsa’ya, “Nereye gidersen, senin ardından geleceğim” dedi.
58 İsa ona, “Tilkilerin ini, kuşların yuvası var, ama İnsanoğlu’nun başını yaslayacak bir yeri yok” dedi. (Luka-10)
Kimse İnsanoğlu kavramına başka anlam yüklemeye kalkmasın  ve Daniel-7:13’ü çarpıtmasın. Bu tanım Tevrat’ta 105 defa geçer ve her biride kesinlikle bir insanı kasteder.
“5-6 Çünkü tek Tanrı ve Tanrı’yla insanlar arasında tek aracı vardır. O da insan olan ve kendisini herkes için fidye olarak sunmuş bulunan Mesih İsa’dır. Uygun zamanda verilen tanıklık budur.” (Timeteos-2)
“9 Ama meleklerden biraz aşağı kılınmış olan İsa’yı, Tanrı’nın lütfuyla herkes için ölümü tatsın diye çektiği ölüm acısı sonucunda yücelik ve onur tacı giydirilmiş olarak görüyoruz.” (İbraniler-2)
Hele Tanrı olan birinin, şeytan tarafından 40 gün süreyle denenmesine ne demeli. Hz. İsa hakkında Tanrılık iddiasında bulunmayan ilk üç incildeki bu olaydan, Yuhanna İncili yazarı, tabi ki bahsetmez. Haklı, çünkü bu durumun onun iddialarıyla çeliştiği açık.
“13  İsa çölde kaldığı kırk gün boyunca Şeytan tarafından denendi. Yabanıl hayvanlar arasındaydı, melekler O’na hizmet ediyordu.” (Markos-19)

Ve çarmıhta can veren aciz bir kulun feryadı ile bu açıklamalara son verelim.
45  Öğleyin on ikiden üçe kadar bütün ülkenin üzerine karanlık çöktü.46  Saat üçe doğru İsa yüksek sesle, “Eli, Eli, lema şevaktani?” yani, “Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?” diye bağırdı. » (Matta-27)
Sanırım durum son derece karışık İsa için Tanrı diyenler de var insan diyenler de. Eğer biz Hz. İsa hakkında yazılan bu eserlerin, İsa’nın ölümünden 50-100 yıl gibi uzun bir zaman aralığında, insanların ağızlarında, İsa’nın yaşamıyla ilgili sözlerden derlendiğini bilirsek konu bayağı aydınlanmış olur. Şu anda ki Hıristiyan alemi de bilir ki, Kudüs’ yaşamış, Hz. İsa’nın ilk havarileri (Nasraniler veya ebionitler) için, İsa insan bir peygamberdi. Daha sonraları Pavlus ile Roma topraklarında gelişen yeni anlayışa göre İsa hakkında, yavaş yavaş Tanrısal özellikler uyduruldu. En sonunda MS:325 yılında İznik konsilinde tamamen Tanrı’ya eş koşuldu. İşte bu anlayışta ki insanların anlatımlarında toparlanan İncillerde İsa, bazen insan peygamber, bazen Tanrı’ya eş konumdadır. Bu karışıklıktan kurtulamayan kilise de İsa hakkında önceleri Tam manasıyla Tanrı’dır derken daha sonraları MS:451 yılında “ayni zamanda insan” olduğunu kabul etti. Yani hem insan , hem de Tanrı. Pavlus için Tanrısal özellikler taşımasına rağmen, İsa tam manasıyla Tanrı değildir. Tam manasıyla Tanrı olmadığına dair bazı deliller de Pavlus’tan sunalım;
27 Çünkü, “Tanrı her şeyi Mesih’in ayakları altına sererek O’na bağımlı kıldı.” “Her şey O’na bağımlı kılındı” sözünün, her şeyi Mesih’e bağımlı kılan TANRI’YI İÇERMEDİĞİ açıktır.
28 Her şey Oğul’a bağımlı kılınınca, Oğul da her şeyi kendisine bağımlı kılan TANRI’YA BAĞIMLI olacaktır. Öyle ki, Tanrı her şeyde her şey olsun.” (1.Korintliler-15)
Görüldüğü gibi Pavlus’un bu ifadeleri teslis inancına da karşıdır. Bütün bunlar şu gerçeğin ispatıdır. Hz. İsa gerçekte insan bir peygamberdi. Ama daha sonraları birileri, onu bu hale döndürmek istedi. Fakat tam beceremedi. Yani birilerinin O’nu tanrılaştırmak istedikleri ortada. Fakat yine bazı İncil yazarlarının,  O’nu normal bir insan olarak tanımladığı ve Tanrıyı yücelttikleri de bir gerçek. Ama dileyen sadece Hz. İsa’nın Tanrılığıyla ilgili olanları görerek, O’nu Tanrı ilan eder, insanlığıyla ilgili ifadelerle de çeliştiklerinde, hem de insan der olur biter. Burada önemli sorun Hz. İsa kimliği üzerinde, İncil’de ki 9 farklı yazarın tanımladığı “İSA” kimliğinin birbirleriyle uyuşmamasıdır. Hatta aynı yazara ait olduğu yazılan kısımlarda bile, birbirine zıt bir sürü “İSA” tanımlaması bulunması, ilk yazarlardan sonra (“Hangi İncil” bölümünde bunlar ayrıntılı anlatıldı) acemice ilaveler yapıldığı, gerçeğini doğrulayan açık kanıtlardır. Bazı yazarların (Yuhanna, Pavlus) gözünde Hz. İsa tanrısal özellikte, bazılarında (Markos İncili, İbraniler ve 1.Petrus’un asıl bölümleri, Yakup’un mektubu) ise her şeyiyle bir insan özelliğindedir. İki farklı tanımlamaları bir arada değerlendirip hem öyledir, hem de böyle demekle iş çözülmez. Bu iki farklı iddianın ikisi de doğrudur demek, durumu tamamen çıkmaza sokmuştur. Bir sürü insani davranışın nedeni sorulunca “O tümüyle insandır” diyeceksiniz, yine bir sürü Tanrıya ait davranışın nedeni için de “O tümüyle Tanrıdır “ diyeceksiniz ve sonrada Hz. İsa’yı “Beni gören babamı görmüştür “ diye konuşturacaksınız. Yine “Bu nasıl iştir akıl mantık almıyor” denildiğinde ise, “Tanrıyı anlamak mantık işi değildir” diyerek işin içinden çıkacaksınız.    Bir sürü Tanrının tek olduğunu anlatan Tevrat ve İncil ayetlerini sırala, sonrada bir sürü kişiyi Tanrı ilan et, bütün bunlar yetmiyormuş gibi bir de, Hz. Meryem’i de (Thetokos) Tanrının Anası, Tanrıca ilan et. Sonra da bunların heykellerini, ikonalarını kiliselere dik. “Bu nasıl iş “diye sorulduğunda da “Tanrı tektir, bunlar Tanrının görünümü” de. Sonra da yapılan işin putperestlik olmadığını iddia et. Bu gerçekleri gören yalnızca bizler değiliz. Protestanlar bile bu yapılanlara tam bir putperestlik diyerek isyan etmişlerdir. Bu da bizim eleştirilerimizin önemli bir kısmını doğrulamaktadır. Şimdilik anlamamakta direndikleri diğer kısımları da zaman içinde anlayacaklardır. Tabi bütün bu tanımlamaları insan mantığıyla toplanan konsillerde, yıllarca tartışarak kararlaştıracaksın, sonrada Kutsal Ruh’un ilhamıyla oldu diyeceksin. Bu durumda biz de Protestanların Kutsal Ruhu farklı mıdır diye sormadan edemeyiz? Bu anlatılanları, insaf sahibi birçok kişinin görüp, bir şekilde izahlarda bulunma gayreti içinde oldukları da görülmektedir.
“Öte yandan, eğer Mesih İsa Tanrı değil de, Tanrının yaratmış olduğu varlıklardan biri olsaydı, yaşamı, ölümü ve öğretişlerine saygı duyulabilirdi. Fakat ona tanrının kendisi olarak tapınmak büyük hata olurdu. Tanrının yerine konulan bir puttan başka bir şey olmazdı. Kutsal Kitap, putperestlik konusunda taviz vermez. Tanrı kendi görkemini başkasına vermeyeceğini söyler (yeşaya 42:8; 48:11).Kendinden başka bir ilahın veya ilahların olmayacağını söyler (yeşaya 45:5, 21-22; yeremya 10:6; 1.Korintliler (:4-6). Ve sadece Tanrı’ya tapınmamız gerektiğini vurgular (Yasa’nın Tekrarı 6:13-14; Matta 4:10). İşte, İsa ya Tanrı’dır ya da Tanrı değildir. O’na yanlış bir şekilde inanmak da bir putperestliktir şeklidir”32

Sonra da otur, Tanrı neden insan oldu diyerek bazı anlatılanlar tutmasa da şunları yaz;

“Bizler gibi ölümlü olan insanlar, sonsuz olan Tanrı’yı nasıl anlayabilir…Tanrı insanların anlayacağı bir şekilde, insan bedeni alarak, kendisini insanlara göstermesiyle anlaşılabilir.Beden almış olan bu kişi, Tanrı’nın sonsuzluğunu ve her yerde olma halini temsil etmese de, (bunun için zaman ve mekan uygun değildir), Tanrının doğasını açıkça ifade edebilirdi…İnsanlar sonsuz olan Tanrı’yı biraz olsun anlayabilsinler diye,Tanrı sözü İsa,insan olup aramızda yaşadı.”33
Bu durumda acaba insanlar Tanrıyı biraz olsun anlayabildiler mi, yoksa kafalar bu konuda daha fazla mı karıştı? Biraz iyi düşünelim! Hala ikna olmayanlar için son bir delil daha verelim ve Tevrat’ta İsa için verilen en kuvvetli delillerde, İsa için Tanrı mı yoksa Tanrı’nın kulu mu olduğunu görelim;
“17-18 Bu, Peygamber Yeşaya aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelsin diye oldu:”İşte Kulum, O’nu ben seçtim. Gönlümün hoşnut olduğu sevgili Kulum O’dur. Ruhum’u O’nun üzerine koyacağım,O da adaleti uluslara bildirecek.” (Matta-12)

HIRİSTİYANLIK VE MİTRAİZM

mithras

13Tekelerle boğaların kanı ve serpilen düve külü murdar olanları kutsal kılıyor, bedensel açıdan temizliyor.
14Öyleyse sonsuz Ruh aracılığıyla kendini lekesiz olarak Tanrı’ya sunmuş olan Mesih’in kanının, diri Tanrı’ya kulluk edebilmemiz için vicdanımızı ölü işlerden temizleyeceği ne kadar daha kesindir!

İlk bakışta Pavlus un söylediklerinde bir anormallık bulamıyabilirsiniz, ama birkaç kez okuyup düşününce anlıyorsunuz ki Lusifer işin detayında gizli. Buradan iki detay ortaya çıkıyor:
1) Tekeler boğaların kanı ve serpilen döve külü murdar olanları kutsal kılar ve bedensel açıdan temizler.
2) Mesih in kanı sizi keçı ve boğa kanlarından daha çok temizler.. Yanı 2. sinin koşulu birincisine inanmak.
Mantıksal olarak eğer birincisi yanlışsa ikinciside yanlıştır. Pavlus un sözlerinin ince anlamı şudur Mitra Mesih kurtarıcıdır, İsa Mesih daha çok kurtarıcıdır; tabiki hitab ettiği Tarsuslular için. Bir başka örnekte; A marka deterjan çamaşırları temizler, B Marka deterjan lekesiz ve daha çok temizler.
Burda Önemli olan Yahudilikte tekelerin ve boğaların kanı ve serpilen düve külünün murdar olanları kutsal kıldığına ve bedensel açdan temizleyeceği ne dair bir inanç yoktur ki. Bu Mitraistlerin inancı ve Tarsus onların şehriydi. Yahudilerin kurban kesmesi ve kurbanı yakma ritüeli Tanrıyı memnun etmek içindir. Müslümanlar da Tanrının emrini yerine getirmek ve böylece Tanrıyı memnun edebilmek için kurban keserler.
Pavlus Mitraist inançları çok zekice ve sinsice (Şeytanca) Hıristiyanlığa şırıngalamıştır. İşte Tarsus ta bugünkü Hıritiyanlığını oluşturan Pavlus doktırınleri orataya çıkmıştı.
Tanrının sevgisi, biricik oğlunu kurban etmeye zorlamıştı ki günahlarımız kurtarıcının kanıyla yıkanılıp af olundu ve tanrının ritüel olarak vücudunun yenmesi ve kanının içilmesi gibi hep Hıristiyanların dilinde tekrar edilen sloganlar ve ana temalar haline gelecekti. Pavlus Mıtraizmi bir keçi ve boğa yani hayvan kurban edilmesnden İnsan, tanrı kurban edilmesine terfi ettirdi; aslında etkileyici bir fikir olmalıki hala günümüzde 2 milyara yakın insan inanıyor ve bazı insanlarda duyduklarından etkilenip Hıristiyan oluyor. Ancak ne kadar etkileyici ve romantik olsada realızmden ve Hz İsa nın gerçek öğretileriyle hiç alakası yok. Hz. İsa nın cennete yükseltilmesinden 2 sene sonra ortaya çıkan Pavlus hiç bir zaman gerçek havariler tarafından bir havari olarak kabul edilmediği gibi fikirleri ve teolojside hiç bir zaman kabul edilmemişdi. Daha sonra Roma İmpartoru Mitraist Konsantin kendi putperest inançlarını kabul ettirerek günümüz Hıristiyan doktirinleri tamamen şekillenmişti.

KUTSAL RUHLA VAFTİZ
elçinin İşleri 1 5


5Şöyle ki, Yahya suyla vaftiz etti, ama sizler birkaç güne kadar Kutsal Ruh’la vaftiz edileceksiniz
Kutsal Ruhla Vaftiz edilme Markos 3:8 ve Yuhanna 1:33 tede geçiyor
fakat Matta 3:11 Luka 3:16 da Kutsal Ruh ve ATEŞ le vaftiz edileceksiniz yazıyor. Pavlus ta ateşle temizlenmenin gerektiğini söylüyor. (1 Korintliler 3:15)
Sadece Kutsal Ruhla mı vaftiz edilecekler yoksa Kutsal Ruh ve Ateşlemi vatiz edilecekler? Buda bir çelişki. Ama ATEŞ le vaftiz mi?
Tabiki Hıristiyanlar bunuda teolojilerine uygun olarak yorumlayacaklardır. Yani yoruma ihtiyaçları var. Neden ATEŞ acaba? Zerdüştlükte Ateş kutsaldır ateş temizler ve Kutsal Ruhla vaftiz etme kesinlikle Zerdüştlükten geliyor. Gerçi Zerdüştler insan sidiğini içerler ve su ateş ve sidikle de vaftiz olurlar. Hiç kimse sonradan Zerdüşt olamaz bu sebeble dünyada sayıları 100 bini aşmaz. aşırı Pers ırkçısı bir dindir. Ama Yahudilik ve Hıristiyanlık üzerine etkisi inkar edilemez.
Matta 16:9
6İsa onlara, “Dikkatli olun, Ferisiler’in ve Sadukiler’in mayasından kaçının!” dedi.
Elçinin İşleri 23:6


…Kardeşler, ben özbeöz Ferisiyim. Ölülerin dirileceği umudunu beslediğim için yargılanmaktayım.»

İşte Pavlus Ferisi mezhebinden olduğunu kabul ediyor. Ferisi Farsi den geliyor yani İran Yahudileri. ey Hıristiyanlar İsa sizi Ferisilerin mayasından kaçının demiyormu? Pavlus un babasınında Ferisi olduğunu bilmiyormusunuz? Pavlus un Hz. İsa yı boğanın (bir hayvanın) yerine koyduğunu anlamıyormusunuz?  Düşünelim biraz, Pavlus ölüler derken hangi ölüleri kastediyor?  Zaten yahudiler ölünün dirileceğine inanıyorlar, eğer İsa yı kastediyorsa , İsa nın dirilip havarilere gözüktüğünü bilmiyormuydu? Muhakkak pavlus un oraya buraya yazdıkları mektupları toplayan ve opyeleyen her kimse o bilmiyordu.
Hala müjde müjde diye Pavlus un safsatalarıyla masumları kandırmaya uğraşıyorsunuz. Birde İncil i okudunuzmu diye ilanlar veriyorsunuz. Okuduk ve al sana:
Matta 23 27:33
27«Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Siz dıştan güzel görünen, ama içi ölü kemikleri ve her türlü pislikle dolu badanalı mezarlara benzersiniz. 28Dıştan insanlara doğru kişilermiş gibi görünürsünüz, ama içte ikiyüzlülük ve kötülükle dolusunuz.
29«Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Peygamberlerin mezarlarını yaparsınız, doğru kişilerin türbelerini donatırsınız. 30`Atalarımızın yaşadığı günlerde yaşasaydık, onlarla birlikte peygamberlerin kanına girmezdik’ diyorsunuz. 31Böylece, peygamberleri öldürenlerin torunları olduğunuza siz kendiniz tanıklık ediyorsunuz. 32 Haydi, atalarınızın başlattığı işi bitirin! 33 “Sizi yılanlar, engerekler soyu! Cehennem cezasından nasıl kaçacaksınız?
?
Hıristiyanlar bu yazılanları okurken Pavlus unda bir Farisi olduğunu neden umursamıyorlar acaba?
İkiyüzlü münafık diye Pavlus Kefas ı suçlamıyormuydu? Pavlus amı inanıyorsunuz yoksa İsa yamı? Kim iki yüzlü Kefas mı İsa mı yoksa Ferisi Pavlus mu?
circlemitra
MİTRAİZM
Mitraistlerin duası;
Ey Ruh un ruhu,
beni ölümsüzlük doğumuna ada ki yeniden doğayım,
ve kutsal ruh içimde nefes alsın.
Testis inancında yer alan ve misyonerlerin rahiplerin dillerinde doladığı “Kutsal ruh”  Hıristiyanlığa özgü birşey değilmiş. Mitraist rahipler verdikleri sermonlarda Hırisityanlardan çok daha önceden kutsal ruh un içlerinde olduğunu ve onlara rehberlik ettiğini söylüyorlardı. 
O cennetten insan gibi doğmak için gelmişti ve böylece insanları günahlardan kurtaracaktı, ve o bakireden 25 Aralık ta doğmuştu. Onun doğduğunun haberini ilk çobanlar öğrendi.(1)
“O” Mitra yerine sadece İsa ekleyin alın size yeni bir din.
merry-mithras
25 Aralik bugün Hıristiyanlar arasında Chrıstmas diye Hz. İsa nın doğum günü olarak kutlanır. Ancak 25 Aralık Hz. İsa nın doğum günü değildir. 25 Aralık Kış Günberisi bütün güneşe tapanların kutsal günüdür. Yezidiler
ve Zerdüştlerde o günü bayram olarak kutluyorlar. Hıristiyanların Şeytana tapanlarla aynı gün bayram yapması
düşündürücü. 25 Aralık bütün Güneş tanrılarının doğum günüdür. Aynı zamanda Mithra nında doğum günüdür.
Nazarenler diğer Yahudiler gibi Sebt günü (Sabbath) Cumartesi idi. Mitraistlerin kutsal günü Pazar günü Hıristiyanların kutsal günü oldu. Yahudilerin kullandığı Lunar takvimden güneşe tapanların Solar takvimine geçildi. Pazar gününün İngilizcesi Sunday herşeyi açıklıyor: yani Güneş günü. Gerçi Hıristiyanlar dan komik Sunday ve Sonday diye kelime oyunu yapanlarda var.
Roma da 1. yüzyılda gece yarısı 25 Aralık ın ilk dakikalarında tapınaklar aydınlatılırdı, Beyaz Cübbeler giymiş rahipler sunakta dururlardı. Cemaat ta Rab tanrılarının doğum gününü kutlamak için gelmişlerdi. Ama İsa Mesih adına ilahiler değilde Güneş tanrısı Mİtra adına söylüyorlardı. Nasıl oluyorda Monoteistik bir Yahudi Mesih Mitranın yerine geçiyor? Bu bir günde olacak bir iş değildi, temeli atan Pavlus ve binayı tamamlayan da Roma imparatoru Konstantin di.
Bu değişim İsa dan sonra 300 400 yıl kadar zaman almıştı.
Tertulyan gibi bazı Hıristiyan teologlar Mitraistlerin Chrıstmas ve Aşai Rabbani
gibi bazı ritüelleri Hıristiyanlardan aldıklarını iddia atmişlerdi halada iddia ediyorlar. Bu Hıristiyan ve Mitraizm arasında benzerlilkleri kabul ettiklerindendir. Sadece ilk çıkaran biziz onlar bizden aldılar demektedirler.
Mıtraizm Hıristiyanlıktan yaklaşık 1400 yıl önce kurulmuştu ve Roma imparatorluğunun her tarafına yayılmıştı ki Hırıstiyanların iddiaları saçmadır.
MİTRAİST PAPAZ
MİTRAİST PAPAZ
Ancak Mıtraızm ve Hıristiyanlık arasındaki benzerlik kadar zıtlıklarda vardır.
zaten biz Mitraizmin Hıristiyanlık olarak devam ettiğini söylemiyoruz, Mitraizmde olan bazı ritüel, doktirin, ve inançların Hıristyanlığa şırınga edildiğini söylüyoruz. Mesela Masonluktada olan gizlilik ve efsane ilkeleri ve kadınların kabul edilmemesi. Mitraizm in kadınları kabul etmemesi belkide Hıritiyanlığın yayılmasındaki en büyük sebeplerden birisidir. Mesela Konstantin Mitraist ti ama karısı Hıristiyan dı. Hıristiyan kadınlar Hıristiyan çocuklar yetiştirdi ve Mitraizm zamanla Hıristiyanlık içinde izlerini bırakarak kayboldu.
Mıtra ağaçta
Mıtra ağaçta
Mıtraizmin kökü Zerdüştlüğe dayanır ama Mıtraizmin Zerdüştlükten bile önce geldiği söylenir. Ama Mıtraizm Hellenleştirilmiştir. Mıtras güneş tanrısına eşit insan figüründe tanrıydı. Hz İsa nın doğumunda ziyaretine geldiği iddia edilen Magiler Mitraıst rahiplere verilen isimdi. Zerdüşt insan figüründe bir pagan tanrı kurtarıcı mesih in geleceğini müjdelemişti. Pavlusçu Hıristiyanlar bu Mesih in İsa olduğunu Mitraistleri inandırmıştı zaten Pavlusifer yazımızda Pavlus un Tarsus ta Mıtraıstleri İsa nın kanını
boğanın kanının yerine koyarak Hıristiyanlaştırdığını anlatmıştık, kafasındaki Mesih in yayılması için zaten Pvlus her yolu mubah kılmıştı.
Pavlus un bahsettiği Hıristiyanlarında sloganlaştırdığı müjde işte Zerdüştün müjdesidir. Zerdüşt kutsal kitabı Avesta da kötüye karşı iyiyi galip getirecek ve sonsuzluk iksiri sunacak bir mesih in müjdesi veriyordu.
Mıtrasa inananlar öldükten sonra hesap gününe kadar mutlu olacak ve inananlar için cennetin kilidini açacak ve inananları ebedi kurtuluşa kavuşturacak ve kendisine inanmayanları ve vaftiz edilmeyenleri öldürecekti. Yani ebedi hayat ve kurtuluşun ön koşulu sadece Mitras a inanmaktı. Bir benzerlik seziyormusunuz?
Yeni ahitin 7 kitabını yazan ve 6 sı başkaları tarafından onun ismine atıfta bulunulan Tarsus lu Pavlus Hellenistik Mesih fikriyle Yahudi Mesih inancını sentez etmesi sonucunda bugünkü Hıristiyanlığın kurban Mesih teolojısini ortaya çıkardı.
Mitra ve Hürriyet abidesi benzerliği
Not: Mitraizm sadece Hıristiyanlığı değil Masonluğuda etkiledi Hürriyet abideside bunun bir göstergesi.

Mıtras yandaşları boğanın etini yeyip kanını içince yeniden doğduklarına ve Hayatın boğanın kanıyla yeniden yaratıldığına inanırlardı. Bu törene iştirak edenler fizik gücünün yanı sıra ruhi ölümsüzlüğe ve sonsuz nura kavuşturulurdu. Mıtrasın ritüellerini Aşaı Rabbani (İsa nın kanını ve etini temsil eden şarap ve ekmek)ayinine benzerliklerinden de bahsetmişti.(2)
Mıtraizm özellikle Roma ordusu mensubları arasında yayılmıştı ve bu sebeple asker dini olarak bilinirdi. Britanya adasında bile yapılan kazılarda Mıtraıst tapınaklar bulunmuştu. Anadolu dan Britanya ya Roma ordusunun gittiği her yerde Mitraizmin izlerine rastlamak mümkün. İskenderiyeli Yahudi filozof Filo (30 iö -45 is)  Mitraist hurafelerin hızla yayılmasınadan dolayı kaygılarndığını yazmıştı buda Hz İsa nın yaşadığı zamana denk geliyor.
Aşağıda ağaçtaki üç Mitra testis inancını temsil ediyor : Mitra, Varuna, ve Aryaman. Ayrıca Mitra nın bakir ruhban bir hayat yaşanıştı, Hz İsa için aynısı söyleniyor ama burada ilginç bir ayrıntı var. Eğer Hz İsa bir Rabbi ise evlenmiş biri olması lazımdı çünkü Yahudi şeriatini göre evlenmiş olmadan Rabbi olunmaz. Ama evlenmemiş bakir biri Mitraist rahip olabilir. Bugün özellikle katolik rahipler kardinaller Mitra yı örnek alarak evlenmiyorlar her halde. Aslında Güneş’e tapma Hırıstiyanların sırrı, İsa güneş tir diyorlar.  Mitra güneş tanrısı  isim değiştir alın size Hıristiyanlık gerçeği İsa Güneş tanrısı.


Bir çam ağacında yer alan 3 Frıig şapkalı başlı Mıthra
Bir çam ağacında yer alan
3 Frig şapkalı başlı Mıthra
Mıtras ın gizemleri Tarsus ta icat edildi, Öyleyse Pavlus un Hırıstiyan doktirinleri ile Mitraist öğretileri arasındaki dikkate değer benzerliklerden habersiz olması imkansız. (3)

Ölü tekrar yükseldiğinde, Yaşayan ölümsüzleştiğinde, (o) hayatı aziz yapacak. (4)
Hayatı aziz yapacak olan Mitras sadece ona iman sizi özgürleştirecek. Ona inanmazsanız sonsuz hayata ulaşamayacak öleceksiniz. Aslında daha iyi anlamak için Yahudi inancınada bir göz atmak gerek. Yahudiler goyim veya Yahudi olmayanları hayvanla aynı seviyeye koyar yani bir gentıle ölünce yok olur gider hayvan gibi. Ruhu göğe yükselen ve yargılanacak olan sadece Yahudidir. Diğer insanlar Talmud a göre Yahudilere hizmet etmek için Yahudi ye benzer yaratılmışlardır. Pavlus ta diyorki benim Mesih ime inanınki sizi Yahudiler mertebesine ulaştırsın yani aklınca dalga geçiyor ama Hıristiyanlar bunu anlamıyor. Mayası bozuk bir Ada’mın oraya buraya yazdığı mektupların ıslak imzalı orijinleri olmamasına rağmen Tanrı’nın sözü olduğuna inanıyorsanız kendinize yazık etmiş olursunuz. Tanrı oraya buray mektup gönderseydi şimdi email Twitter whatsapp tan mesajlarda yollayabilir yani..
” Parisliler, Hadi ben öldüm dirildim göğe yükseldim” “brb ” bu Twitter’de bütün parislilere yollayabilirdi ve parşömenleri katır sırtında birkaç ay sürecek bir kervanla yollamazdı.
Mesela birisi çıksın ben size ABD vatandaşlığı vereceğim sadece bana inanın yeter desin, bir ABD başkanın oğlu sizin vatandaş olup kurtulmanız için kendini kurban etti, bu kimseye inananlar olursa gitsinler bakalım ABD konsolosluğuna o mayası bozuk adama inandıkları için viza alabiliyorlar mı. Tabiki o adamın niyeti kimseye viza aldırmak olamazdı ancak inançlarını suiistimal etmek olacaktı.
Zerdüştte sadece Perslilere kurtuluşu müjdeliyordu ama Mitras bütün ırklara kurtarıcıydı.
Pavlus, Hz İsa nın hayatı, bakire Meryem anamızın mucizevi doğumu, Hz İsa nın hayattayken dersleri hatta mucizeleri hakkında hiç bahsetmezken, İsa Mesih in ölümü ve bu ölümün manasına konsantre olaraka Mitraistik Mesih inancını Hıristiyanlar için doktirinleştirmişti. İsa Mesih in hayatı, öğretileri, annesi, kardeşi, Nazaren tarikatı, havariler hepsi bir kenara atılıyor, Mitrasla özleşen İsa Mesih , Tanrının oğlu kurtarıcı doktirini
ön plana çıkıyor ve doktirini ortaya çıkaran Pavlus ta gerçek havarierden üstün mesih gibi bir konuma yükseliyordu. Pavlus ortaya çıkardığı yeni Mesih e sadece inanmayı kafi görüyor, inananları sonsuz hayat inanmayanarada yok olmayı vaad ediyordu. Mitras ta aynı vadlerde bulunmamışmıydı?
Katolik Ansiklopesinde:
Talihsiz insanın bir arkadaş ve kurtarıcıya ihtiyacını kullanmak için pusuya yatan kötü ruhlar hiç yanılmazlar.
Mitras kimdir? Mıtras insan ve tanrı arasında arabulucudur.
Mitras dünyanın bereketi, verimliliği, ve selametinden sorumluydu,boğayı insanların menfaati ve kurtuluşu için öidürmüştü ve böylece başarıya ulaşmıştı. Pavlus teolojisininde Tanrı oğlunu insanların kurtuluşu ve selameti için kurban ediyor. Boğanın kanıda Mesihin kanıda aynı işleri görüyor. Ama Pavlus a göre İsa nın kanı boğanın kanından daha etkili.

Rahipler güneş doğumunda tanrı doğdu diye beyan ederler sonra eğlence gelirdi sonrada mıtras ın havarileri (12 havarisi vardı.) ile göğe yükselmeden önce yediği son akşam yemeğini temsilen bir yemek yenirdi.(5)

Hıristiyanların ilk teorisyenlerinden ve babalarından Tertulyan Mitraistleri eleştirdiği kitabında Mitraistlerin Son Akşam yemeği ritüelini Aşai Rabbani ayininin Şeytani bir taklidi olduğunu söyler, ve Mitraistlerin tanrılarının göğe yükselmesini canlandırdıklarınıda sözlerine eklemişti.
Mitraistlere göre hayatın kaynağı boğanın kanıydı ve boğanın etini
yemekle ve kanını içmekle yeniden doğduklarına inanırlardı. (Tarsuslu Pavlus un teolojısının kaynağı) Bazı törenlerde boğanın eti yerine ekmekte kullanılıyordu.
Bunu söyleyen İsa dan 1000 yıl önce yaşamış olan Zerdüşt:


Benimle bir olmak ve benimle yemek için vücudumdan yemeyen ve kanımdan içmeyen kurtuluşu bilemez.

Luka 22 19:20
19Sonra eline ekmek aldı, şükredip ekmeği böldü ve onlara verdi. «Bu sizin uğrunuza feda edilen bedenimdir. Beni anmak için böyle yapın» dedi.
20Aynı şekilde, yemekten sonra kâseyi alıp şöyle dedi: «Bu kâse, sizin uğrunuza akıtılan kanımla gerçekleşen yeni antlaşmadır.
Son akşam yemeği ilk defa Pavlus tarafından 1 Korıntlıler 11:23-26 de bahsedilmiştir. Markos, Matta, Luka, ve Yuhanna incilleri daha sonraları yazıldıkları için kaynakları Pavlus tur. Pavlus unda Zerdüşt ve Mitrastır.
Hz. İsa nın mitraist putperestlerin bir ayinini havarilerie beraber tatbik ettiği düşünülemez ve aslında Hz İsa ya çok büyük bir hakarettir.
Mitraistlerkurban ettikleri boğanın kanıyla vaftiz olurdu.
Yani boğa tanrının kanıyla yıkanıp günahlarından arındırıldıklarına inanırlardı.
Değerli kanıyla günahlarımızdan yıkadı diye misyonerlerden veya evancelstlerden duyarsınız hafif piyano eşliğinde Mitraistleri neden kopyelediklerini sorun?
Son Akşam Yemeği Last Supper
Son Akşam Yemeği
Last Supper

Mitras Son Akşam Yemeği
Mitras Son Akşam Yemeği
Kaynaklar
(1) Condon, R.J. Our Pagan Christmas.
(2)The Jesus Mysteries” by Timothy Freke & Peter Gandy (1999)
(3) Reynolds (1993) p78.
(4) Zamyad yasht, 19,89 quoted in Vermaseren, Mithras, the Secret God
(5) R. J Condon, in Our Pagan Christmas

Siz, siz olun Yehova Şahitlerini evinizden, ailenizden ve hatta tanıdıklarınızdan ırak tutun.

Türk insanı üzerine bilinen ya da bilinmeyen birçok oyunlar oynanıyor.  Dünyanın neresinde olursa olsun Müslüman  Türk insani yoğun bir kı...