YAHUDİLERİN SAVAŞ İLAN ETTİĞİ KİTAP
21 Eylül 2011 Çarşamba, 20:22 tarihinde {Gel, ne olursan ol yine gel} tarafından eklendi
”
siyon liderlerinin protokolleri bir kısım yahudi liderleri tarafından
hiçbir zaman gerçekleşmesine imkan olmayan dünya üzerinde yahudi
hakimiyeti altında tek bir devlet kurmak hayalleri ile hazırlanmış bir
programdır.bu kitabın ilk defa 1902/1903 kışında bir moskova
gazetesinde tefrika halinde neşredildiği sanılmaktadır. 1903 yılında
yine bir rusya’da diğer bir rusça gazetede tefrika edilmiştir. her iki
tefrika da rusya dışında meçhul kalmıştır.1905 yılında rus papazı
prof. sergei nilus bahis konusu kitabın baş tarafındaki yazısında
kitabın kendisine bir arkadaşı tarafından el yazması halinde
verildiğini, o arkadaşının bunları bir kadından aldığını , kadının ise
fransa’daki bir mason cemiyeti toplantısı sonunda bunları mason
cemiyetinin en nüfuzlu kişilerinden birinden çalmış olduğunu beyan
etmiştir. sergei nilus aynı zamanda yazısında bunların bir toplantı
zabıtnamesi olmayıp toplantıda okunan nutuklar olduğunu ve bu
protokollerden bir tanesinin kayıp olduğunun anlaşıldığını ifade
etmektedir.yukarıda bahsedilen rusça neşriyat komunist ihtilalinden
evvel rusya dışında meçhul kalmış ise de, ihtilalden sonra rusya dışına
kaçan bir kısım kimseler tarafından sergei nilus’un neşrettiği kitap
amerika’ya götürülmüştür.bu arada ingiltere’de british museum
kütüphanesi bunlardan bir nüsha elde etmiştir ve halen o kütüphane de
3926.d.5 numarada kayıtlı olarak bulunmaktadır. sergei nilus 1917
senesinde, 1905 yılında neşrettiği kitabın diğer bir baskısını
hazırlamış fakat bu kitap piyasaya çıkmadan yahudi kerenski tarafından
ihtilal yapılmış ve iktidara geçen kerenski bu kitabın bütün
nüshalarının toplanarak imha edilmesi için emir vermiştir. daha sonra sergei nilus komunist gizli polis teşkilatı tarafından tevkif edilerek kendisine işkence yapılmış ve sibirya’ya sürülmüştür. bihalere sergei nilus orada ölmüş veya öldürülmüştür.
rusya’da komunistler iktidara gelince bu kitaba sadece sahip olmayı dahi ölüm cezasını gerektiren bir suç saymışlardır. bu kanun rusya’da halen yürürlüktedir. rusya’da bu kitabın basılması ve satılması yasaktır. diğer
komunist devletlerde de durum aynıdır. komunist olmayan devletlerde ise güney afrika birliği’nde bu kitap yasaklanmıştır ve bu kitaptan elde eden kimselere ölüm cezası dışında ağır cezalar verilmektedir. siyon liderlerinin protokolleri, rusya’dan kaçan bir kısım göçmenler tarafından kuzey amerika ve almanya’ya götürülmesinden bir müddet sonra meşhur olmuş ve yirminci yüzyılda siyasi sahadaki kitap satışlarından en çok satılan kitaplardan biri haline gelmiştir. yalnız ingilizce nüshası bir milyon adetten fazla satılmıştır.
ingiltere’de rusça ilk tercüme g.shanks tarafından yapılmış ve 1920 yılında basılmıştır. kitabın fazla satışı sebebiyle aynı yıl dört baskı daha yapılmıştır.
daha sonra 1921 yılında victor marsden’in rusça’dan yaptığı tercüme neşredilmiştir.
abd’ de ilk ingilizce tercümeler 1920 yılı sonlarında boston ve new york’ da yayınlanmıştır almanya ve fransa’da 1920 yılından sonra müteaddit baskılar
piyasaya çıkarılmıştır. 1925 yılında şam’da arapça bir tercümesinin neşredildiğ ve ayrıca çeşitli tarihlerde hemen hemen dünyadaki her lisana çevrildiği muhtelif kitaplarda kaydedilmektedir.
türkiye’de sami sabit karaman 1943 yılında roger lambelin’in fransızca tercümesinden türkçe’ye yaptığı çeviriyi neşretmiştir.
siyon liderlerinin protokolleri’nin avrupa, amerika ve diğer birçok yerlerde bastırılıp satıldığını gören yahudiler büyük bir telaşa kapılarak bunların baskı ve satışını önleme çarelerini aramaya başlamışlardır. komunist devletlerde ve güney afrika birliği’ndeki neşretme ve bulundurma yasağını diğer devletlerde tatbik ettiremeyince bu kitabın yahudi olmayan bir kısım kimseler tarafından yazıldığını ve yahudiler tarafından bir mahkeme kararı ile güya ispat etme çarelerini bulmak yolunu denemişler ve bir dava yoluna müracaat etmişlerdir.
26 haziran 1933 tarihinde isviçre yahudi cemaatleri federasyonu ve bern yahudi cemiyeti , isviçre milli cephesi’nin beş üyesine karşı dava açarak, siyon liderlerinin protokolleri’nin sahte olduğu hususunda karar verilmesini ve neşrinin yasaklanmasını istemişlerdir. mahkemede ki hakimin muhakeme sırasında tatbik ettiği usul kanunlarının çok haricine çıkmış ve onun bu kasdi
tutumu isviçre’de büyük hayret ve heyecan uyandırmıştır. mahkeme de duruşmayı idare eden hakim, davacı tarafından şahit listesinde yazılı 16 şahidin hepsini çağırarak dinlemiş, davalıların 40 şahidinden ise ancak birinin ifade vermesine müsaade etmiştir. ayrıca mahkemede resmi zabıt katibi tarafından zabıt tutulması gerekli iken hakim tavacı tarafı iki hususi katip tayin etme hususunda müsaade ederek şahitlerin dinlenmesi ve muhakeme celselerinde cereyan eden hadiseleri zabıt halinde yazmaları için onlara yetki vermiştir.
isviçre muhakeme usulü kanunlarında yeri olmayan ve bu diğer birtakım tutumları , hakimin davacı taraf lehine karar verme temayülünde olduğunu ortaya koymuştur. 14-05-1935 tarihinde mahkemede siyon liderlerinin
protokolleri’nin sahte olduğuna dair bir karar verilmiştir. bu sırada dikkati çeken bir hadise dah a olmuş ve mahkeme kararının açıklanması tarihinden evvel yahudi basını mahkeme kararını neşretmiştir.
1 kasım 1937 tarihinde isviçre federal mahkemesi, bu mahkeme kararının tümünü bozmuştur. o tarihten sonra yahudi propagandistler isviçre federal mahkemesi’nin mahalli mahkeme kararını bozarak hükümden kaldırdığı hususuna hiç temas etmeden sadece mahalli mahkeme kararını ileri sürerek siyon liderlerinin protokolleri’nin sahte olduğunun mahkeme kararı ile ispat edildiğini iddia etmektedirler.
burada dikkat edilecek husus şudur. isviçre’de siyon liderlerinin protokolleri’nin basılması, satılması ve okunması kanunen serbesttir
nüshalarının toplanarak imha edilmesi için emir vermiştir. daha sonra sergei nilus komunist gizli polis teşkilatı tarafından tevkif edilerek kendisine işkence yapılmış ve sibirya’ya sürülmüştür. bihalere sergei nilus orada ölmüş veya öldürülmüştür.
rusya’da komunistler iktidara gelince bu kitaba sadece sahip olmayı dahi ölüm cezasını gerektiren bir suç saymışlardır. bu kanun rusya’da halen yürürlüktedir. rusya’da bu kitabın basılması ve satılması yasaktır. diğer
komunist devletlerde de durum aynıdır. komunist olmayan devletlerde ise güney afrika birliği’nde bu kitap yasaklanmıştır ve bu kitaptan elde eden kimselere ölüm cezası dışında ağır cezalar verilmektedir. siyon liderlerinin protokolleri, rusya’dan kaçan bir kısım göçmenler tarafından kuzey amerika ve almanya’ya götürülmesinden bir müddet sonra meşhur olmuş ve yirminci yüzyılda siyasi sahadaki kitap satışlarından en çok satılan kitaplardan biri haline gelmiştir. yalnız ingilizce nüshası bir milyon adetten fazla satılmıştır.
ingiltere’de rusça ilk tercüme g.shanks tarafından yapılmış ve 1920 yılında basılmıştır. kitabın fazla satışı sebebiyle aynı yıl dört baskı daha yapılmıştır.
daha sonra 1921 yılında victor marsden’in rusça’dan yaptığı tercüme neşredilmiştir.
abd’ de ilk ingilizce tercümeler 1920 yılı sonlarında boston ve new york’ da yayınlanmıştır almanya ve fransa’da 1920 yılından sonra müteaddit baskılar
piyasaya çıkarılmıştır. 1925 yılında şam’da arapça bir tercümesinin neşredildiğ ve ayrıca çeşitli tarihlerde hemen hemen dünyadaki her lisana çevrildiği muhtelif kitaplarda kaydedilmektedir.
türkiye’de sami sabit karaman 1943 yılında roger lambelin’in fransızca tercümesinden türkçe’ye yaptığı çeviriyi neşretmiştir.
siyon liderlerinin protokolleri’nin avrupa, amerika ve diğer birçok yerlerde bastırılıp satıldığını gören yahudiler büyük bir telaşa kapılarak bunların baskı ve satışını önleme çarelerini aramaya başlamışlardır. komunist devletlerde ve güney afrika birliği’ndeki neşretme ve bulundurma yasağını diğer devletlerde tatbik ettiremeyince bu kitabın yahudi olmayan bir kısım kimseler tarafından yazıldığını ve yahudiler tarafından bir mahkeme kararı ile güya ispat etme çarelerini bulmak yolunu denemişler ve bir dava yoluna müracaat etmişlerdir.
26 haziran 1933 tarihinde isviçre yahudi cemaatleri federasyonu ve bern yahudi cemiyeti , isviçre milli cephesi’nin beş üyesine karşı dava açarak, siyon liderlerinin protokolleri’nin sahte olduğu hususunda karar verilmesini ve neşrinin yasaklanmasını istemişlerdir. mahkemede ki hakimin muhakeme sırasında tatbik ettiği usul kanunlarının çok haricine çıkmış ve onun bu kasdi
tutumu isviçre’de büyük hayret ve heyecan uyandırmıştır. mahkeme de duruşmayı idare eden hakim, davacı tarafından şahit listesinde yazılı 16 şahidin hepsini çağırarak dinlemiş, davalıların 40 şahidinden ise ancak birinin ifade vermesine müsaade etmiştir. ayrıca mahkemede resmi zabıt katibi tarafından zabıt tutulması gerekli iken hakim tavacı tarafı iki hususi katip tayin etme hususunda müsaade ederek şahitlerin dinlenmesi ve muhakeme celselerinde cereyan eden hadiseleri zabıt halinde yazmaları için onlara yetki vermiştir.
isviçre muhakeme usulü kanunlarında yeri olmayan ve bu diğer birtakım tutumları , hakimin davacı taraf lehine karar verme temayülünde olduğunu ortaya koymuştur. 14-05-1935 tarihinde mahkemede siyon liderlerinin
protokolleri’nin sahte olduğuna dair bir karar verilmiştir. bu sırada dikkati çeken bir hadise dah a olmuş ve mahkeme kararının açıklanması tarihinden evvel yahudi basını mahkeme kararını neşretmiştir.
1 kasım 1937 tarihinde isviçre federal mahkemesi, bu mahkeme kararının tümünü bozmuştur. o tarihten sonra yahudi propagandistler isviçre federal mahkemesi’nin mahalli mahkeme kararını bozarak hükümden kaldırdığı hususuna hiç temas etmeden sadece mahalli mahkeme kararını ileri sürerek siyon liderlerinin protokolleri’nin sahte olduğunun mahkeme kararı ile ispat edildiğini iddia etmektedirler.
burada dikkat edilecek husus şudur. isviçre’de siyon liderlerinin protokolleri’nin basılması, satılması ve okunması kanunen serbesttir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder