21 Nisan 2011 Perşembe

Bizim dinimiz sevgi dinidir..

Bizim dinimiz sevgi dinidir..
İnsanların birbirine duyduğu sevgi ve samimiyet bir taraftan onları
güzelleştirip olgunlaşirken,bir taraftan da toplumda nice güzel gelişmelerin
anahtarı olur..
İnsani bağlar pekişir,toplumun çesitli kesimlerin arasında diyalog kapıların
açılır…
Sevgi ve samimiyet öylesine güçlü bir barış ve huzur kaynağıdır ki,yaygın
olduğu toplumlarda çoğu sıkıntılar kendiliğinden yok olur…
Sevgiyi bu kadar sihirli yapan şey ,onun kalbe inşirah denilen ferahlık ve
iç huzurunu getirmesidir..

İnsanların birbirlerinden sevgisini ve saygısını esirgediği
toplumlarda,insani meziyetler aramak boşunadır..
Çünkü,kardeşlik,yardımlaşma,başkasını kendine tercih etme gibi erdemlerin
manevi mimarı ve anahtarı sevgidir…
O öyle bir anahtarıdır ki,nice iyilik ve güzelliklerin kapısını kolayca
açar…
Yunus’un “ Yaratılanı sevelim,Yaratandan ötürü “deyişini bilirsiniz…

Bu söz kalbimize ,gönlümüze nakşolması gereken bir mana taşır..
İnsanların ve hatta bütün yaratılmışların ,Yüce Yaratıcı’nın hatırına
sevmek,asla kaba ve yıkıcı olmamak,olgun mü’minler halidir…
Sevgi,mü’min için bir okyanus gibidir,oradan herkes nasibi kadarını alır…
Hüner,daha çok almaya,her an almaya,böylece sevgi hazinesini çoğaltmaya
gayret etmektir..
Elbette bunu yapabilmek irade ve azim işidir..
Çapa ister..
Çünkü,varlıklara sevginin temeli muhabbetullah,yani Allah’a olan sevgidir..
Şüphesiz ,mü’minler bilgileri ve nasipleri nisbetinde Allah’ı severler..
İnsanların her vesileyle sevgiden söz ettiği,ama hiçbir devirde görülmediği
kadar bundan mahrum kaldığı bu çağda,bizler sevgi tohumları saçmayı en
önemli vazifelerimizden biri olarak görmek zorundayız…
O tohumlar büyüyüp serpildikçe,bir Nur halesi olarak hepimizi saracaktır..
Saadet Asrı’na ve o kutlu çağın sonraki devirlerdeki yansımalarına
baktığımızda,göreceğimiz şey işte o muhabbet halesidir..
Hazret Peygamber (sallallahu aleyhi ve selem) ın ve O’nun varisi
evliyaullahın rehberliğinde yürüyen herkeş,insanlara şefkat ve muhabbette
yaklaşmayı alışkanlık haline getirmekle mükelleftir..
Önce bütün mü’minlere,sonra dünya görüşü ve toplumdaki yeri ne olursa
olsun,bütün insanlara kalbindeki engin şefkat ve merhametten bir pay
ulaştırmak zorundadır…
Biz dünyaya düşman kazanmak için değil,dost kazanmak ve kardeşliği
pekiştirmek için geldik…
Bu hakikat herkeş tarafından açıkça bilinmeli ve gereği yapilmalıdır..
Sevgi ile kalın dostlar
                                                          ::ASİYE UTKU::

Hiç yorum yok:

Siz, siz olun Yehova Şahitlerini evinizden, ailenizden ve hatta tanıdıklarınızdan ırak tutun.

Türk insanı üzerine bilinen ya da bilinmeyen birçok oyunlar oynanıyor.  Dünyanın neresinde olursa olsun Müslüman  Türk insani yoğun bir kı...