Kitab-ı Mukaddes i okudunuz mu? Biz okuduk ve bulgu ve düşüncelerimizi burada paylaşıyoruz.
24 Nisan 2011 Pazar
23 Nisan 2011 Cumartesi
HRİSTİYANLIĞIN ÖZÜNDEKİ iNANÇLARIN PUTPEREST PAGANLARIN ADETLERİ OLDUĞUNU BİLİYORMUYDUNUZ??
Bu
bölümün başlığı, kendisi de bir Hıristiyan olan ARTHUR WEIGALL’ in
“HIRİSTİYANLIĞIMIZDAKİ PUTPERESTLİK” isimli kitabından alınmıştır. Bir
Hıristiyan olan yazar, Hıristiyanlıkla; antik Mısır, Roma, Yunan, İran
ve Hint pagan-putperest inançlarında ki üzeri örtülmesi mümkün olmayan
ortak özellikleri tüm açıklığı ile itiraf etmektedir.
Bilindiği gibi Hıristiyanlıkta İncillerin temeli olan ilk el yazmaları Pavlus’un mektuplarıdır. Daha sonraları Hıristiyan İlahiyatı, bu mektuplardaki teolojik esaslar üzerine kurulmuştur ve bunların oluştuğu ortamı anlamak çok Pavlus’un misyonerlik yaptığı bugünkü Ege kıyıları olan Anadolu, Yunanistan ve Roma’da yaşayan kültürde insanlar, aslı insan olan mabetlerde insan şeklinde heykelleri olan Tanrılara inanırlardı. Ayrıca Eski Mısır ve Yunan filozoflarının düşüncelerinden oluşan tanrı, ruh ve kainat anlayışları vardı. Eski Mısır,Yunan ve Roma Tanrıları Osiris, İsis,Zeus, Apollo,Venüs,Hermes v.s. hepsinin tapınaklarda insan şeklinde heykelleri vardı ve hepside mitolojik masal kahramanlarıydı. Bunlarla ilgili hayal mahsulü bir çok efsane ve mitoloji uydurulmuştu. Her bölgenin, her şehrin, bazen de her evin kendine özgü tanrıları vardı. Çeşitli tabiat olaylarını savaş ,tarım ,denizcilik v.s. işleri hep bu tanrılar yönetirdi.Ayrıca bu tanrıların insanlar gibi eşleri oğulları da vardı. Eski Mısırda Tanrı Osiris’in eşi İsis, oğulları Horus ve Eski Yunanda Tanrıça Hera ,Tanrı Zeus’un eşi, Apollo, Hermes,Dionysus vb. ise oğullarıydı. Aynı zamanda bu Tanrıların ülkelere göre değişen isimleri vardı. Baba Tanrı olan Zeus, aynı zamanda Mısır Tanrısı Amon’un karşılığı idi.36 Bu tanrıların değişik isimler altında; Anadolu’da Attis, Suriye’de Temmuz ve Adonis,İran’da ise Mitra olarak görmekteyiz. Mısır’da Firavunlar, Roma’da imparatorlar hep bu tanrıların oğulları olduklarına inanılmış ve bunlara Adonai, Kyrios , yani Rab Tanrı olarak saygı gösterilmiştir. Roma ve Yunan masal tanrıları, hep elle tutulur ve gözle görülür heykel ve resimlerle temsil edilen fiziksel varlıklardan oluşmaktaydılar. Bu tanrılar için geliştirilmiş çeşitli ayin, tören ve kutlamalar yapılıp kurbanlar kesiliyordu. Olağanüstü işler başaran insanlar tanrılara eş tutulurdu. Bunu, bir gezileri sırasında bir kötürümü iyileştirdikleri için Pavlus ve Barnaba’yı bile hemen tanrılaştırdıkları olayda açıkça görmekteyiz;
Bilindiği gibi Hıristiyanlıkta İncillerin temeli olan ilk el yazmaları Pavlus’un mektuplarıdır. Daha sonraları Hıristiyan İlahiyatı, bu mektuplardaki teolojik esaslar üzerine kurulmuştur ve bunların oluştuğu ortamı anlamak çok Pavlus’un misyonerlik yaptığı bugünkü Ege kıyıları olan Anadolu, Yunanistan ve Roma’da yaşayan kültürde insanlar, aslı insan olan mabetlerde insan şeklinde heykelleri olan Tanrılara inanırlardı. Ayrıca Eski Mısır ve Yunan filozoflarının düşüncelerinden oluşan tanrı, ruh ve kainat anlayışları vardı. Eski Mısır,Yunan ve Roma Tanrıları Osiris, İsis,Zeus, Apollo,Venüs,Hermes v.s. hepsinin tapınaklarda insan şeklinde heykelleri vardı ve hepside mitolojik masal kahramanlarıydı. Bunlarla ilgili hayal mahsulü bir çok efsane ve mitoloji uydurulmuştu. Her bölgenin, her şehrin, bazen de her evin kendine özgü tanrıları vardı. Çeşitli tabiat olaylarını savaş ,tarım ,denizcilik v.s. işleri hep bu tanrılar yönetirdi.Ayrıca bu tanrıların insanlar gibi eşleri oğulları da vardı. Eski Mısırda Tanrı Osiris’in eşi İsis, oğulları Horus ve Eski Yunanda Tanrıça Hera ,Tanrı Zeus’un eşi, Apollo, Hermes,Dionysus vb. ise oğullarıydı. Aynı zamanda bu Tanrıların ülkelere göre değişen isimleri vardı. Baba Tanrı olan Zeus, aynı zamanda Mısır Tanrısı Amon’un karşılığı idi.36 Bu tanrıların değişik isimler altında; Anadolu’da Attis, Suriye’de Temmuz ve Adonis,İran’da ise Mitra olarak görmekteyiz. Mısır’da Firavunlar, Roma’da imparatorlar hep bu tanrıların oğulları olduklarına inanılmış ve bunlara Adonai, Kyrios , yani Rab Tanrı olarak saygı gösterilmiştir. Roma ve Yunan masal tanrıları, hep elle tutulur ve gözle görülür heykel ve resimlerle temsil edilen fiziksel varlıklardan oluşmaktaydılar. Bu tanrılar için geliştirilmiş çeşitli ayin, tören ve kutlamalar yapılıp kurbanlar kesiliyordu. Olağanüstü işler başaran insanlar tanrılara eş tutulurdu. Bunu, bir gezileri sırasında bir kötürümü iyileştirdikleri için Pavlus ve Barnaba’yı bile hemen tanrılaştırdıkları olayda açıkça görmekteyiz;
PUTPEREST DOĞU ROMA’NIN DİNÎ MİRASI: HIRİSTİYANLIK
Roma imparatoru Konstantin, ülkesindeki
Hıristiyanların gücünü görünce 312 yılında devlet dini olarak
Hıristiyanlığı kabul etmesinden sonra yaptığı en önemli iş, başkenti
Roma’dan İstanbul’a taşımak olmuştur. Bu kararda siyasî, askerî ve dinî
gerekçelerin etkileri olabilir. Bizi ilgilendiren dinî gerekçelerin
neler olabileceğidir. Kendi adını taşıyan “Yeni Roma”
eskinin izdüşümü olmasına rağmen, Roma gibi yedi tepe üzerine kurulmuş,
İstanbul’un yedi tepesi Roma’nın naziresi yapılmıştır. Eski Roma’dan
daha dindar, daha saf, dinlerin çıkış kaynağı olan Ön Asya’ya, Helen
kültürüne daha yakın bir mekân arz etmesinin yanında yeni dinin tüm
sembollerini, anlamlarım, sanat ifadelerini en temiz anlamda
karşılayabilecek bir yerdi.
Haç Sembolü – Putperest Kökeni
Haç Sembolü – Putperest Kökeni
İncillerde İsa’nın dövüldüğünü, kırbaçlandığını , haç üzerinde çivilendiğini okuyoruz. Ancak İsa’yı yada Hristiyanlığı her nedense çivi, kırbaç gibi materyaller değil de Haç sembolü temsil eder oldu. Neden haç diye sormadan edemiyoruz.
Haç , Hristiyanlığa göre İsa’nın üzerinde öldüğü infaz aletidir.İsa da insan üstü bir karakter olarak görüldüğünden üzerine çivilendiği söylenen direk de kiliselerde ,ibadetlerde kutsanarak kullanılmaya başlandı.
HIRİSTİYAN FUNDAMENTALİZMİ
HIRİSTİYAN FUNDAMENTALİZMİ
Dünyanın sonuna ve ahirete ilişkin eskatolojik beklentiler, dinlerin hemen hepsinde önemli bir yer tutar. Dünyayı ve insanlığı nasıl bir son beklemektedir? İnsanın günü birlik maruz kaldığı kötülüklerin ve gittikçe artan kaosla zulmün bir sonu olacak mıdır? İnsanın bireysel yaşamında tecrübe ettiği son, makro planda insanın içinde yaşadığı evren için de geçerli midir? Bu ve benzeri birçok sorunun doğurduğu düşünceler, dinsel geleneklerin temelinde yatan sorunsalları oluşturur. Bu sorulara her inanç sistemi ken-di teolojik yapısı ve geleneği çerçevesinde cevaplar arar.
ARDI ARKASI KESİLMEYEN HIRİSTİYANLIK PROPOGANDASI
ARDI ARKASI KESİLMEYEN HIRİSTİYANLIK PROPOGANDASI
KARŞISINA DİKİLEN TÜRK'Ü 1000 YILDIR BİR TÜRLÜ ALTEDEMİYEN HIRİSTİYAN BATI, SON ASIRDA BİR BAŞKA YOL DENEMEYE KARAR VERMİŞTİR: KALEYİ İÇTEN FETHETMEK İÇİN BOL VAADLİ, BOL PARALI HIRİSTİYANLIK PROPOGANDASI!...ASLINDA BU OLAY 1880'LERDE BAŞLAMIŞTI. O TARİHLERDE ERMENİLER'E ARKA ÇIKMAYA BAŞLIYAN BİLHASSA AMERİKALILAR, DURUMU MÜSAİT GÖRDÜLER Mİ HEMEN BİR YABANCI OKUL AÇARLARDI. BÖYLECE OSMANLI TOPRAĞINDA 400'DEN FAZLA OKUL FAALİYETE GEÇTİ.
İNGİLİZLER, FRANSIZLAR, ALMANLAR, AVUSTURYALILAR DA BENZER OKULLAR AÇMIŞLARDI.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Siz, siz olun Yehova Şahitlerini evinizden, ailenizden ve hatta tanıdıklarınızdan ırak tutun.
Türk insanı üzerine bilinen ya da bilinmeyen birçok oyunlar oynanıyor. Dünyanın neresinde olursa olsun Müslüman Türk insani yoğun bir kı...
-
Roma Putperestliği Romalılar baştan beri İsa peygamberin hareketini siyasi bir isyan olarak algılamışlardır. Yahudi baş kahinler için ise ...
-
İNCİLDEKİ ÇELİŞKİLER 1- Hz. İsa, gölün karşı yakasında Gadaralıların veya Gerasalıların ülkesine varınca, Matta'ya göre cinlere tutsa...
-
Bu yazı, batılı hristiyan ilahiyatçılar, yazarlar ve kilisenin kabul ettiği tefsir kitaplarına dayanılarak yazılmıştır. Bu yazıda kaynak ...